turkceanlatim
Konular  
  Ana Sayfa
  => Anlam bakımından sözcükler
  => Sözcükler arasındaki anlam ilişkileri
  => Yapım Eki
  => Fiil çekim ekleri
  => İsim çekim ekleri
  => Cümlede Anlam
  => Anlatım Bozuklukları
  => Ses Bilgisi
  => Paragraf Bilgisi
  => Sunum, Tartışma, Panel
  => Anlatım Ve Özellikleri
  => Anlatım Türleri
  => Metinlerin Sınıflandırılması
  => Öğretici Anlatım
  => Sözlü Anlatım
  İletişim
Sözcükler arasındaki anlam ilişkileri

1. EŞ ANLAMLI SÖZCÜKLER

Yazılış ve okunuş bakımından farklı fakat anlamca aynı olan kelimelerdir. Bu tür kelimeler birbirlerinin yerini tutabilir. Anlamdaş kelimelerin birisi genelde yabancı kökenlidir.

  • kıymet-değer, cevap-yanıt, sene-yıl, medeniyet-uygarlık, imkân-olanak, acele-ivedi, zelzele-deprem, yoksul-fakir, misafir-konuk, sınav-imtihan, yöntem-metot, mesele-sorun, fiil-eylem, kelime-sözcük, vasıta-araç...

Fakat bazı durumlarda anlamdaş kelimeler birbirinin yerini tutamaz: "kara bahtlı" kelime grubunda "kara" kelimesinin yerine "siyah" kelimesini kullanamazsınız. Çünkü iki kelimenin (kökeni ne olursa olsun) anlamdaş veya yakın anlamlı olabilmesi için aynı anlam özelliğini taşımaları gerekir.

Türkçe kelimeler arasında da eş anlamlılık olabilir:

  • deprem-yer sarsıntısı-zelzele,
  • kimi zaman-ara sıra-zaman zaman-arada bir-bazen

2. YAKIN ANLAMLI SÖZCÜKLER

Yazılışı ve okunuşu farklı olan, anlamdaş gibi göründüğü hâlde birbirinin yerini tamamen tutamayan, yani aralarında anlam ayrıntısı bulunan kelimelerdir. Bunlar çoğunlukla Türkçe kelimelerdir.

  • göndermek-yollamak,
  • bezmek-bıkmak-usanmak,
  • dilemek-istemek,
  • çevirmek-döndürmek,
  • söylemek-demek-konuşmak,
  • eş-dost, hısım-akraba,
  • bakmak-seyretmek,

 

  • Kardeşim sana küsmüş.
  • Kardeşim sana kırılmış.
  • Kardeşim sana gücenmiş.
  • Kardeşim sana darılmış.

Birinci cümlede bir "kesinlik ve aşırılık" anlamı, ikinci cümlede bir "esneklik, hatta hoşgörü" anlamı, üçüncü cümlede "üzülmek" anlamı, dördüncü cümlede "gücenip görüşmez olmak" anlamı vardır.

  • Ben her sorunla başa çıkarım. (baş etmek)
  • Bu kadar yürekten çağırma beni. (candan)
  • Davranışları hiçbir zaman içtenlikli değildi. (yürekten, candan)
  • Yaptığı işi önemsemiyordu. (özen göstermiyordu.)

3. ZIT (KARŞIT) ANLAMLI SÖZCÜKLER

Anlamca birbirinin karşıtı olan kelimelerdir.

  • Siyah-beyaz, uzun-kısa, aşağı-yukarı, ileri-geri, var-yok, gelmek-gitmek,

Tüm kelimelerin zıt anlamlısı yoktur. Eylemlerde de durum aynıdır. Bir eylemin olumsuzu o eylemin karşıtı satılmaz.

  • "sevinmek" karşıtı sevinmemek değil "üzülmek"tir.

Kelimeler arasındaki karşıtlık cümledeki kullanıma göre değişir.

"doğru" kelimesinin zıt anlamlısı bir cümlede "eğri" olurken, diğerinde "yanlış" olabilir.

İki kelimenin (kökeni ne olursa olsun) anlamdaş, yakın anlamlı veya zıt anlamlı olabilmesi için aynı anlam özelliğini taşımaları gerekir. Meselâ, siyah ile beyaz, ancak ikisi de gerçek (temel) anlamda oldukları zaman zıt anlamlı olurlar. Hafif olmayan anlamındaki "ağır" kelimesinin ağır olmayan anlamındaki "hafif"le zıt anlamlı olabilmesi için ikisinin de gerçek (temel) anlamda kullanılması gerekir.

4. EŞ SESLİ (SESTEŞ) SÖZCÜKLER

Yazılışı ve okunuşu aynı olduğu hâlde anlamları farklı olan kelimelerdir. Bunlar yalın hâlde olabildikleri gibi ek almış hâlde de olabilirler. Şiirde cinas olarak kullanılır ve cinaslı kafiye yapılır.

  • Gül: 1. çiçek, 2. gülmekten emir
  • Kır: 1. kırsal alan, 2. kırmaktan emir, 3. beyaz
  • Yazma: 1. baş örtüsü, 2. yazmaktan olumsuz emir, 3. yazma işi

Ek almış kelimelerle, ek almış ve almamış kelimeler arasında da eş seslilik söz konusudur. Bu ekler görevce farklı ekler de olabilir:

Siyah anlamındaki "kara" ile "kar-a" (-a: yönelme hâl eki) gibi

  • "Oyuncakları olmuş çocukların kurşunlar"
  • "Zalimler her saat taze fidanları kurşunlar"
  • Neden kondun a bülbül kapımdaki asmaya
  • Ben yarimden vazgeçmem götürseler asmaya

"hala" ve "hâlâ", "kar" ve "kâr", "adet" ve "âdet" kelimeleri eş sesli değildir. Okunuşları ve anlamları farklıdır.

5. İKİLEMELER

Anlamı pekiştirip güçlendirmek ve çekici kılmak için aynı kelimenin, yakın anlamlı kelimelerin veya zıt anlamlı kelimelerin tekrarıyla oluşan kelime grubudur.

  • ev bark, çoluk çocuk, ufak tefek, doya doya ...

Yapı Yönüyle İkilemeler:

  • a) Yakın Anlamlı: doğru dürüst, delik deşik, eş dost
  • b) Aynı Anlamlı: kılık kıyafet, ses seda, köşe bucak...
  • c) Karşıt Anlamlı: Aşağı yukarı, ileri geri, az çok, er geç ....
  • d) Aynı Kelimenin Tekrarı: duya duya, ağır ağır, yavaş yavaş ...
  • e) Yansımaların Tekrarı: çat pat, kıs kıs, fısıl fısıl ...
  • f) Sadece Biri Anlamlı: eğri buğrü, eski püskü
  • g) Yarı Anlamlı: eciş bücüş, ıvır zıvır, abur cubur ...

İkilemelerin arasına hiçbir noktalama işareti konulamaz.

6. YANSIMALAR

Tabiata, insana, insan dışındaki canlılara ve eşyaya ait seslerin taklit edilmesi sonucu ortaya çıkan kelime veya kelime gruplarıdır.

  • tık, tak, pat, çat, hışır hışır, miyav, hırr, hav, me, mee, mışıl mışıl, fıkır fıkır, şıkır şıkır...

Yansımalardan isim ve fiil türetilebilir.

  • "miyavlamak, çatırdamak, şıkırtı, meleşmek, şırıltı"

7. ATASÖZLERİ

Atasözleri, atalarımızdan günümüze kadar ulaşan, belirli bir yargı içeren, söyleyeni belli olmayan düz konuşma içinde kullanılan sözlerdir.

  • Kalıplaşmış sözlerdir, eşanlamlılarıyla dahi değiştirilemez.
  • Kısa ve özlü sözlerdir. Az sözle çok anlam ifade ederler.
  • Tecrübelere ve gözlemlere dayanırlar, bazen âdet ve gelenekleri ifade ederler.
  • Çoğu mecazlıdır.
  • Anonimdir ve edebî tür özelliği gösterir.
  • Genel bir yargı bildirir.
  • Öğüt verme amacı taşır.

At ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır.
Aç koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok değme arsız olur.
Böyle gelmiş, böyle gider
Çocuğa iş buyuran, ardınca kendi gider.
Damlaya damlaya göl olur.
Dost kazan dost; düşman anadan da doğar.
Eden bulur.
Geniş gününde dar gezen, dar gününde geniş gezer.
Göz görmeyince gönül katlanır.
Herkes kaşık yapar ama sapını yapamaz.
Her şey incelikten insan kabalıktan kırılır.
Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır.
Üzerine laf düşmedikçe konuşma.
Vakitsiz açılan gül çabuk solar.

8. DOLAYLAMA

Bir kelimeyle anlatılabilecek bir durumu birden fazla kelimeyle anlatmaya denir.

  • "yavru vatan": Kıbrıs,
  • "büyük kurtarıcı": Atatürk, 
    "ulu önder":Atatürk
  • "derya kuzuları": balık,
  • "file bekçisi":kaleci
  • "Türkiye'nin kalbi": Ankara

9. Anlam Daralması

ANLAM DEĞİŞMELERİ

Gösterge ile gösterilen arasmdaki ilişkide, gösterge aynı kaldığı halde gösterilende değişiklik olabilmektedir. Toplumun hayatındaki değişmeler, bazı durumlarda göstergenin işaret ettiği kavramın toplum hayatından çıkması, dilde tabulaşma, başka dillerle olan ilişkiler, anlam değişmelerine neden olmaktadır. Anlambilim aynı zamanda bu tür değişmeleri de inceler. Anlam değişmelerinin çeşitli türleri vardır.

Bir gösterge daha genel ve kapsayıcı anlamda kullanılırken, gösterdiği alanların bir kısmmda daralma olması, bunun sonucunda kullanıldığı bağlamlarda meydana gelen daralma ve sınırlanmalar anlam daralması olarak adlandırılmaktadır.

Anlam daralmaları, göstergenin geniş anlamıyla kullanılırken gösterdiği ögenin belli bir bölümünü, türünü, özelliğini göstermesi şeklinde ortaya çıkar.

Örnek olarak "geyik" günümüzde "geyikgillerden erkeklerinin başında uzun ve çatallı boynuzları olan memeli hayvan" anlamıyla kullanılmaktadır. Oysa bu sözcük Eski Türkçe dönemimetinlerinde "yabani hayvan" anlamına da gelmektedir.

Aynı şekilde ilgi çekici bir daralmayı da "oğlan" sözcüğünde görürüz. Oğlan tarihi metinlerinde "evlat, çocuk" anlamıyla kullanılır, cinsiyet ayrımı yapmak gerektiğinde "urı oğlan", "kız oğlan" kullanılır. Oysa aynı sözcü anlamı bugün daralmış ve "erkek çocuk" için kullanılır hale gelmiştir (Aksan, 1982, s. 215).

İlgi çekici bir anlam daralması örneği olarak "Tanrı" (Eski Türkçe: teñri) sözcüğünü verebiliriz. Eski Türkçede, "mavi, gök, gökyüzü, Tanrı" anlamlarına gelen sözcük, Türklerin İslamiyeti kabul etmesinden sonra sadece "Yaradan" anlamım korumuştur. Diğer anlamları ise unutulmuştur.

Örnekleri başka alanlardan da vermek mümkündür:

Renklerin adlandırılması dil kültür incelemelerinde her zaman ilgi çekicidir. Bazı ağızlarda örnek olarak renklerin ayrımı standart dildekinden çok farklıdır. Mavi ile lacivert hatta zaman zaman yeşil, sarı ve turuncu gibi standart dilde farklı sözcüklerle gösterilen renkler, ağızlarda gök, yeşil, sarı gibi adlandırılmaktadır. Ton farkları ise açık sarı, koyu sarı gibi sözdizimi ögeleriyle gösterilmektedir.

10. Anlam Genişlemesi

Bir göstergenin, sınırlı bir gösterilen alanına sahipken genelleşerek daha geniş, daha kapsayıcı bir anlam alanı kazanması ise anlam genişlemesi olarak adlandırılır.

Örnek olarak Eski Türkçede "kraliçe" anlamına gelen hanum sözcüğünün alamı bugün "kadın, bayan, hanım" anlamlarına gelecek şekilde genişlemiştir.

Benzer bir gelişmeyi bugün aslmda özel terimler olan kraliçe ve prenses sözcüklerinde görmekteyiz. Her iki sözcük de özel anlamlarımn dışına çıkarak, genel olarak sevilen bayan, kız çocukları için de kullanılabilmektedir. Dikkat edilirse bu örneklerde, var olan bir göstergeye yeni gösterilenler eklenmiştir.

Aynı şey "sultan" sözcüğü için de geçerlidir, ancak bu sözcük bugün artık Osmanlı döneminde olduğu gibi yaşayan bir gösterilene işaret etmediği için, sevilen birine sultanım denmesi pek alışılmış değildir.

Anlam genişlemesinin sevilen örnekleri arasında marka adları ve özel adların genelleşmesi gibi örnekler de vardır. Meşhur örneklerden biri "selpak" sözcüğüdür. Selpak bir kağıt mendil markasının adı iken "kağıt mendil" anlamına gelecek biçimde anlam genişlemesine uğramıştır.

Yine ilk bakışta alıntı olduğu düşünülen "kot" sözcüğü de aslında Türkiye'nin ilk blucin üreticilerinden olan firmanın sahibinin (Muhteşem Kot) soyadının genişlemesiyle ortaya çıkmıştır.

Marka adları ve özel adlardaki anlam genişlemesine "nescafe, post-it, Molotof, Behçet hastalığı" gibi daha başka örnekleri de verebiliriz.

Tarih içinde pek çok dille ilişkisi olmuş olan Türkçede ilişki sonucu önemli değişiklikler olmuştur. Bu sırada pek çok sözcük gösterdiği kavramla birlikte Türkçeye girmiştir. Mektup, şair, sevda vb. Ancak bu karşılaşma sırasında Türkçede var olan sözcüklerin yapıları değişmediği halde yeni kavramları, anlamları gösterir duruma geldiklerine de çok rastlanır.

Tarihten de benzer örnekler vermek mümkündür. Örnek olarak Türklerin Müslüman olmalarından sonra Türkçe sözcüklerin anlamında Arapça ve Farsça sözcüklerin etkisiyle genişleme olmuştur. Örnek olarak "elçi" sözcüğü Arapça resul ve Farsça peygamber sözcüklerinin ifade ettiği anlamda dini bir terim olarak da kullanılmıştır.

Gösterenlerin başka bağlamlarda kullanılması da anlam genişlemesi olarak görülür. Organ, ayak, el, göz gibi diğer organ adlarındaki anlam genişlemeleri için Türkçe Sözlük'e bakılabilir.

11. Anlam İyileşmesi

Sözcüklerin anlamları işaret edilenlerden bağımsız olarak, taşıdıkları duygusal yönler açısından iyileşebilir veya kötüleşebilir.

Anlam iyileşmesi örneğine Türkçede yavuz sözcüğünü verebiliriz. Eski Türkçe döneminde "kötü" anlamın gelen sözcük, bugün "iyi, güzel, gürbüz" anlamlarını kazanmıştır.

12. Anlam Kötülenmesi

Anlam kötüleşmesinin dikkat çekici bir örneğini ise karı sözcüğü oluşturur. Eski Türkçe karı-"yaşlan-mak" fiiline getirilen yapım eki -g ile türetilmiş olan karı-g sözcüğünün sonundaki yapım eki düşmüştür. "Yaşlı" anlamına gelen sözcük, "kocanın eşi" anlamını daha sonra kazanmıştır. Standart dilde ise "eş" anlamıyla, ek almış karı-m, karı-sı biçimiyle görülmektedir. Ayrıca karı kocaikilemesinde de kullanılır. Bunun dışında anlamı argolaşmıştır.

Aynı şekilde efendi sözcüğü de çok ilgi çekici anlam kötüleşmesine uğramıştır. İstanbul efendisi, çok efendi bir adam gibi örneklerde olduğu gibi olumlu bir duygusal değer taşıyan efendi sözcüğü zamanla saygınlığı düşük meslekleri yapanlar için kullanılır duruma gelmiştir.

Yine "canlı/lar" anlamındaki canavar kelimesinin artık yırtıcı yaratık anlamında kullanılması gibi.

13. Güzel Adlandırma

  • "verem" kelimesinin dildeki korkunçluğunu azaltmak için "ince hastalık" ile karşılanması gibi.
  • Yabanî hayvan adı olan "börü"nün atılıp yerine "kurt" kelimesinin kullanılması gibi.
 
  Tarık SARAÇ
Uğur TORAMANOĞLU

Hopa Atatürk Anadolu Lisesi
 
Facebook beğen  
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol